Tarihçe

Tarihçe

Adana'da 1958 yılında kurulan Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu, ömrü kısa da olsa altmışlı yılların ilginç tiyatro kurumlarından biridir. İstanbul ve Ankara'dan bir çok ünlü oyuncu emek vermiştir bu çalışmaya.

1950'li yılların ortalarından itibaren Demokrat Parti'nin tarıma yaptığı yatırımlar sonrasında Adana kenti büyümeye ve çevreden göç almaya başlar. Türkiye'nin dördüncü büyük kenti olmaya aday olan Adana'da kültür ortamı da gelişme gösterir. Önce Türkocakları'nda daha sonra Halkevleri'nde yapılan tiyatro çalışmaları ve bu kente gelen turne tiyatroları, Adana'da bir tiyatro kültürü oluşturmuştur. Tiyatroseverlerin baskısı sonucu Adana Belediyesi, bir şehir tiyatrosu kurmaya karar verir. Belediye meclisinin kararıyla 300.000 liralık bir ödenek ayrılır. Bu, o dönem için oldukça iyi bir paradır. Devlet Tiyatrosu'yla ilişkiye geçilir. Bir tiyatro kurmak için neler yapılması gerektiği öğrenilir. Devlet Tiyatrosu nasıl bir yardımda bulunabilir, bu sorgulanır. Önce halkevi döneminde tiyatro salonu olarak kullanılan Belediye Tiyatro Salonu, 1957 yılında onarılır ve 500 kişilik kırmızı koltuklardan oluşan, kırmızı kadife perdeli yepyeni bir salon ortaya çıkartılır. Ardından kuruluş çalışmalarını yapması için Devlet Tiyatrosu sanatçılarından Vedii Cezayirli, tiyatro müdürlüğü ve sanat yönetmenliği görevine getirilir. Şehir Tiyatrosu'nun temelini oluşturmak için 1957 ve 1958 senelerinde Ankara Devlet Tiyatrosu turneler düzenlenmeye başlar Adana kentine. Devlet Tiyatrosu, bu yıllarda, "Yağmurcu", "Üçüncü Selim", "İki Efendinin Uşağı", "Haftabaşı", "Tahta Çanaklar", "Günah Gecesi", "Dışardakiler", "Hatıra Defteri", "Kraliçe ve Asiler", "Bir Yastıkta" adlı oyunlarla Adana'ya turneler yapar bir de "Sihirli Demir" adlı çocuk oyunu getirir bu kente.

Adana Şehir Tiyatrosu yerleşik kadrosuyla 1958-59 sezonunda çalışmaya başlar ve sözleşmeli sanatçı olarak şu oyuncular görev alır: Nevin Seval, Cahit Irgat, Salih Tozan, Bilge Zobu, Suat Taner, Gülşen Çıdamlı, Argun Çıdamlı, İlkay Saran, Baykal Saran, Celal Çınar, Selahattin Dursun, Şakir Bozdağ. Oyuncular, Ankara Devlet Tiyatrosu'ndan ve İstanbul'daki Muhsin Ertuğrul'un kurduğu Küçük Sahne'den derlenmiştir. Topluluk Ankara'dan konuk yönetmen olarak getirilen Saim Alpago'nun sahneye koyduğu Cevat Fehmi Başkut'un "Harput'ta Bir Amerikalı" adlı oyunla sezona başlar. Çok partili dönemle başlayan, Amerika'nın başını çektiği bir demokrasi rüzgarı esmektedir o sıralarda tüm dünyada. Üstelik İncirlik üssünün açılması, Amerikan pazarları; kenti canlandırmış, bir Amerika hayranlığı başlamıştır Adana'da. Bu nedenle seçilmiştir "Harput'ta Bir Amerikalı" adlı oyun. Ama bu başlangıç sorunlu olur. Oyunun ilk günlerinde Salih Tozan, İstanbul'da daha iyi iş olanakları bulduğu gerekçesiyle ayrılır tiyatrodan. Ardından Nevin Seval oyunun üçüncü günü tifoya yakalanır ve kaldırıldığı hastanede 19 Ekim 1958 tarihinde ölür. Cahit Irgat, tiyatro müdürüyle anlaşamadığı için; daha sonra da başka bir nedenle Bilge Zobu da ayrılır tiyatrodan . Görüldüğü kadar İstanbul'dan gelen oyuncular, yönetimle uyum sağlayamamaktadır. Bir süre sonra da Ankara'dan gelen Gülşen ve Argun Çıdamlı da ayrılır Adana Şehir Tiyatrosu'ndan. Bir sorun vardır yönetimde ya da sanatçılar umduklarını bulamamışlardır Adana'dan. Giden sanatçıların yerine Nurdan Tezseren (Gedikoğlu), Nurettin Yerdelen, Osman Daloğlu, Merih Dinçoy, Zeki Dinçoy, Suzan Ustan, Zeki Geçmen, Ziya Akelli, Macit Flordun, Faal Evgin, Şeref Gürsoy, adlı oyuncular katılır topluluğa. Yeni kurulan çocuk tiyatrosundan; Ertekin Atakan, Salih Sarıkaya, Şükrü Üstün, Ahmet Or, Nihal Tuna Özcan, Erdinç Türkart, Remzi Karyağdı da destek olarak alınır kadroya. Oyunların dekor ve kostümlerini Orhan Çetinkaya tasarlar ve gerçekleştirir, ışık sorumluluğunu Necmettin Odabaşı üstlenir. Saim Alpago'dan sonra Vedii Cezayirli; Frederick Knot'tan "Cinayet Var", Orhan Asena'dan "Hürrem Sultan", Shakespeare'den "Onikinci Gece" adlı oyunları sahneye koyar. Zeki Dinçoy ise Çetin Altan'ın "Çemberler" ve Franz Molnar'ın "Lilliom" adlı oyunlarını yönetir. Sezon sonunda da Baykal Saran İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci'nin "Ceza Kanunu" adlı oyununu sahneye koyar. Bu dönemde Adana'lı amatör gençlerin katılımıyla Nebile Cezayirli'nin sorumluluğunda çocuk tiyatrosu oluşturulur. Çocuk Tiyatrosu da M. Zeki Taşkın'ın "Adını Çocuklar Koysun" ve Ekmel Hürol'un yazdığı "Karagöz Amca" adlı oyunları Nebile Cezayirli'nin yönetiminde taşınır sahneye. Böylece sezonda ikisi çocuk oyunu olmak üzere on oyun sergilenir. Oyunların hemen hepsi Devlet Tiyatrosu ya da İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda yakın tarihlerde sahnelenmiştir. Üstelik, "Hürrem Sultan" ve "Onikinci Gece" aynı tarihlerde Ankara Devlet Tiyatrosu'nda da sahnelenmektedir. Adana kentine özgü bir repertuar oluşturulamamıştır. Yine de verimli bir sezon olarak bakabiliriz bu döneme. Bir sezonda tek sahnede on oyun sahneleyen ödenekli ya da özel tiyatroyla karşılaşmak olası değildir o senelerde. Her oyun ortalama yirmişer gün sahnede kalmış, 30.000 seyirci toplamış ve sezon sonunda ise yaklaşık 86.000 lira gelir elde edilmiştir. Ortalama 200 seyirci gelmiştir her oyuna. Bu da salonun yarısı doldurulmuş demektir. (Fotoğraf:Gülşen ÇIDAMLI, Salih TOZAN, Şakir BOZDAĞ, Baykal SARAN,, Nurdan TEZSEREN, Cahit IRGAT - "Harput'ta Bir Amerikalı" 1958-59 sezonu)

 

1959-60 sezonunda konuk yönetmen olarak Ahmet Evintan gelir. Evintan, Turgut Özakman'ın "Duvarların Ötesi" ve arkasından A. Kutsi Tecer'in "Köşebaşı" adlı oyunları yönetir. Yönetmen nedense bu iki oyunun da komik unsurlarını öne çıkarır. Kesserling'in "Ahududu"sunu Zeki Dinçoy, Melih Vassaf'ın "Sam Rüzgârları"nı Baykal Saran sahneye koyar. Sezonun son üç oyunu Marc-Gilbert Sauvajon'un "Gönül Kaçanı Kovalar", Schönthan'ın "Sözün Kısası", Alphons Daudet'nin "Şehirli Kız" adlı oyunladır. Bu oyunlar da Vedii Cezayirli yönetiminde sahneye taşınır. Yönetmenlik görevini geçen sezon olduğu gibi Vedii Cezayirli, Zeki Dinçoy ve Baykal Saran üstlenirler. Gül Yıldız (Akelli), Nihat Ziyalan,Türkan Atamer, Özkan Gürol ve Nasrullah Töre bu dönem kadroya katılan yeni oyunculardır. Kadroya yeni katılan Gül Yıldız ile Ziya Akelli "Sam Rüzgârları" oyunu sırasında evlenirler. Yedi oyunun sunulduğu bu sezonun sonlarında Vedii Cezayirli görevini bırakır ve Ankara'ya döner. Yerine yine Ankara Devlet Tiyatrosu'ndan Haşim Hekimoğlu getirilir. Fakat Hekimoğlu'nun görevi uzun sürmez. Bu sezonda 7 oyun sunulur seyirciye. Ama hepsi büyükler içindir. Çocuklara yönelik bir oyun oynanmaz nedense. Oyunlar ortalama 25'er gün sergilenir, 38 bin civarında seyirci gelir oyunlara ve sonuçta 108.000 liraya yakın bir gelir elde edilir.

1960-61 sezonunun başlangıç oyunu olarak yine Turgut Özakman'ın kuşak çatışmasını konu olarak seçtiği "Kanaviçe" adlı oyunu seçilir, konuk yönetmen ise Haldun Marlalı'dır. Bu oyunun sahneye çıkmasının ardından Vedii Cezayirli tekrar görevinin başına döner. Daha sonra, Albert Husson'un "Melekler Durağı", Noel Coward'ın "Ben Çağırmadım", Ladislaus Fodor'un "Çöl Faresi", Ugo Betti'nin "Keçiler Adası", Refik Halit Karay'ın "Deli", ve Cevat Fehmi Başkut'un "Hacıyatmaz" adlı oyunlarını Vedii Cezayirli yönetir. "Melekler Durağı" sofistike bir oyundur, Adanalı seyirci ilgi göstermez bu oyuna. "Keçiler Adası" ise 1954-55 sezonunda İstanbul Küçük Sahne'de sergilenmiş simgelere dayalı bir oyundur. Bu oyunda ilgi görmez. Başkut'un yanar döner politikacıları hicvettiği "Hacıyatmaz" oyunu ise döneme de pek uygundur. Çünkü 27 Mayıs ihtilali gerçekleştirilmiştir bu sıralarda ve politikacılar kıyasıya eleştirilmektedir. Bu sezonda; Gündüz Aykut, İnci Aykut, Yaşar Özdoğan ve Mürüvvet Özdoğan Adana Şehir Tiyatrosu'nun kadrosuna katılırlar. Kuruluşundan başlayarak süren iç çatışmalar, kötü yönetim ve belediye ile olan anlaşmazlıklar devam eder ve altı oyunun sergilendiği bu sezonun sonuna doğru Celal Çınar, İlkay Saran, Baykal Saran, Mürüvvet Özdoğan ve Yaşar Özdoğan adlı oyuncular ayrılırlar. Müdür ve Sanat Yönetmeni Vedii Cezayirli de görevini bırakarak Ankara'ya döner. Büyükler için yedi oyun sergilenir bu sezon. Turgut Özakman'ın "Kanaviçe" ve Cevat Fehmi Başkut'un "Hacıyatmaz" adlı oyunları aynı sezon Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenmektedir. Yine bir kopya çekme vardır Ankara Devlet Tiyatrosu'ndan. Üstelik Ziya Demirel'in yönettiği "Kanaviçe" Ankara Küçük Sahne'de kısa bir müddet sahnelendikten sonra turneye çıkmıştır. Son iki oyun; "Deli" ve "Hacıyatmaz" adlı oyunlar ortalama 300'ün üzerinde seyirici ile buluşurken daha önceki oyunların seyirci ortalamaları 200 civarındadır. Seyirci sayısında azalmalar başlamıştır. Zaten varolan kimi sorunlar katlanarak devam eder bu sezonda da.

 

Gücünü kaybetmeye başlayan Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda 1961-62 sezonu oldukça sönük geçer. Sorumlu bir yöneticiden yoksundur Şehir Tiyatrosu ve kadro sıkıntısı çekilmektedir. Devlet Tiyatrosu bir konuk yönetmen göndermemiştir bu kez, kadroya da yeni oyuncular eklenmemiştir. Sezonda biri vodvil, ikisi yerli oyun, bir de çocuk oyunu olmak üzere dört yapıt sahnelenir. İlk oyun Refik Erduran'ın "İkinci Baskı" adını taşıyan oyunudur. Ardından Zeki Dinçoy, Feydeau'nun "Avanak" adlı yapıtı ve Müsahipzade Celâl'in "Bir Kavuk Devrildi" adlı oyunlarını yönetir. Ardından Ankara Devlet Tiyatrosu oyuncularından Şeref Gürsoy, Orhan Asena'nın "Kocaoğlan" adlı oyununu sahneye koyar. İlginç bir uygulama yapılır bu oyunda. Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenen "Kocaoğlan" oyununda rol alan Şeref Gürsoy ve Elif Türkân Atamer(Çölok), konuk oyuncu olarak gelirler Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'na. Daha sonra bu rollerini Selâhattin Dursun ve Gül Akelli'ye devrederler. Sezonun sonuna doğru Merih Dinçoy ve Zeki Dinçoy'un önemli roller üstlendiği Anouilh'in "Generalin Aşkı" adlı oyunu sahnelenir. İki sezondur çocuk oyununun sergilenmediği Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda bu kez, Sevim San'ın yazdığı "Ağlayan Çocuk, Gülen Kız" adlı çocuk oyunu, Osman Daloğlu yönetiminde sunulur çocuklara. Feydeau'nun "Avanak" adlı oyunu Türkiye'de ilk kez sahnelenmektedir. "Bir Kavuk Devrildi" adlı oyun, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda; Orhan Asena'nın "Kocaoğlan"ı ise Ankara Devlet Tiyatrosu'nda aynı anda sahnelenmektedir. "General'in Aşkı" ise İstanbul'da Münir Özkul Tiyatrosu tarafından oynanmış ve büyük ilgi görmüştür. Yani özgün bir oyun seçimi yapamamaktadır Adana Şehir Tiyatrosu. Ya büyük kentlerde ne oynanıyorsa onu taklit etmek ya da yakın zamanda ilgi toplamış oyunları Adana'ya taşımaktan başka bir yol bulamamaktadır.

1962-63 sezonunda konuk yönetmen olarak Gürbüz Bora göreve getirilir. Gürbüz Bora aynı zamanda müdürlük görevini de üstlenecektir. Sezon Bora'nın sahneye koyduğu Refik Erduran'ın "Cengiz Han'ın Bisikleti"yle açılır. Ardından, Robert Thomas'ın yazdığı Zihni Küçümen'in dilimize çevirdiği "Tuzak" ve Diego Fabri'nin yazdığı "Gönül Avcısı" adlı iki oyun daha yönetir Gürbüz Bora. Osman Daloğlu ise Cevat Fehmi Başkut'un "Göç" adlı oyununu koyar sahneye. Daha sonra Ankara Devlet Tiyatrosu'nda da sahnelenmekte olan "Ağaçlar Ayakta Ölür" sunulur seyirciye. Gürbüz Bora cumartesi günleri matinede oynanmak üzere kısa oyunlar seçer. Amacı, Adanalı seyircilere sanat ağırlıklı oyunlar sunmaktır. Bu kapsamda Fernando Arrabal'ın "Cephede Piknik" ve Cahit Atay'ın "Pusuda" adlı oyunları sahnelenir. Bu sezonda, geçen yıl Emirgan Çay Bahçesi'nde hafif güldürüler oynayan Nejat Uygur ve Güneri Kocatepe oyuncu kadrosuna katılır. 1962-63 sezonunda Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda şu oyuncular vardır: Gürbüz Bora, İnci Aykut, Gül Akelli, Nurdan Tezseren, Şükran Türkây, Özkan Gürol, Gündüz Aykut, Şükrü Üstün, Osman Daloğlu, Ziya Akelli, Güneri Kocatepe, Nejat Uygur, Neclâ Uygur, Nihat Ziyalan, Zeki Göker, Ahmet Üstün, Muammer Tümen, Nihal Tuna Özcan. Yedi oyun sahnelenir 1962-63 sezonunda. Ancak konuk yönetmen Bora, sorunlar çıkarmaya başlamıştır, birtakım oyuncular tiyatrodan uzaklaştırılır. Bunun üzerine vali devreye girer. 27 Mayıs İhtilalinden sonra Konsey tarafından kimi bölgelerdeki belediye başkanlığı görevi vali ve kaymakamlıklara devredilmiştir. Bu nedenle Adana Belediyesi Şehir Tiyatroları ile Adana Valiliği ilgilenmektedir. Vali, Gürbüz Bora'yı idari görevden alır. Bora, sadece misafir rejisörlük görevini sürdürecektir. Uzaklaştırılan sanatçılar geriye döner. İdari yönetim ise sanatçılar arasından seçilen beş kişilik bir komisyon tarafından yürütülecektir. Her hafta Adana Valisine rapor verecek olan komisyon tiyatronun sorunlarıyla da ilgilenecektir. Bu komisyonun daha sonra verdiği bir rapor ile Gürbüz Bora'nın, sanatçılar arasında huzursuzluk yarattığı ve sanat dışı davranışları gözönüne alınarak rejisörlük görevine de son verilir ve Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'ndan uzaklaştırılır.

1963-64 döneminde konuk yönetmen getirmekten vazgeçilir. Yerine Osman Daloğlu, Nejat Uygur ve Güneri Kocatepe idareci yönetmen olarak atanırlar. Sezon, geçen yıl Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenen, ekonomik sıkıntılar içinde yaşayan bir işçi ailesinin hayalleri ve ayakta kalma mücadelesini anlatan, Turgut Özakman'ın "Ocak" adlı oyunuyla başlar. Ardından François Campaux'nun yazdığı Orhan Aydınbaş'ın dilimize çevirdiği "Çikolata Sevgilim" Nejat Uygur'un yönetimiyle sahneye taşınır. Oyun geçen sezon İstanbul'da Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu'nda sahnelenmiş ve seyircinin beğenisini kazanmıştır. Osman Daloğlu, J.B. Priestley'in yazdığı "Bir Komiser Geldi" adlı oyunları koyar sahneye. Gündüz Aykut, Neil Simon'un "Gel de Borunu Öttür"; Ziya Akelli ise Claude Magnier'in "Leyleğin Ömrü" adlı oyunları yönetirler. Bu dönem oyuncu kadrosunda şu isimler vardır: Nurdan Tezseren (Gedikoğlu), Ziya Akelli, Gül Akelli, Gündüz Aykut, İnci Aykut, Nihal Tunaözcan, Nejat Uygur, Güneri Kocatepe, Osman Daloğlu, Nihat Ziyalan, Şükran Türkay, Ali Cemal Özkun, Zeki Göker ve Muammer Tümen. Oyunların dekorlarını artık Nejat Uygur yapmaktadır. 1963 yılında belediye seçimleri yapılır. Belediye başkanlığını Ali Sepici kazanır. Sepici döneminde yine Şehir Tiyatrosu bütçesi için 300.000 TL ayrılır. Bu bütçenin 35.000 TL'si misafir yönetmen ve oyunculara ayrılmıştır. Geçen sezon kaldırılması düşünülen çocuk tiyatrosunun canlandırılmasına karar verilmiş bunun için de 5.000 TL'lik ek bir bütçe onaylanmıştır. Bir süredir Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları, geliri kendi aralarında paylaştıkları turneler yapmaktadırlar. Bu, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları'nda eskiden yapılagelen, sanatçılara ek gelir sağlayan bir uygulamadır. Adana Şehir Tiyatrosu sanatçıları da, Şehir Tiyatrosu'nun dekorlar ve kostümlerini kiralıyarak turneye çıkmaktadırlar. Kullandıkları malzemeler için 100 TL kadar bir kirayı belediyeye ödemektedirler. Bu turneler çeşitli sorunlar çıkarmaya başlar. Sanatçılar arasında gruplaşmalar olur, kimi oyuncular dışlanır. Üstelik belediyeye 100 TL'lik kira da ödenmemektedir. Bu uygulamanın kaldırılıp, kurum olarak turnelere çıkılması ve bunun için oyunculara yolluk ve prim verilerek, kazanç sağlanması düşünülür.(Fotoğraf: Nihat ZİYALAN, Özkan GÜROL, Nurdan GEDİKOĞLU, Nihal TUNAÖZCAN - "Ocak" 1963-64 sezonu)

 

1964-65 döneminde Oğuz Bora, Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun başına yönetmen-idareci olarak getirilir. Kişisel nedenlerle Oğuz Bora'yla anlaşamayan Nejat Uygur, Ziya Akelli, Gül Akelli ve Güneri Kocatepe'nin işlerine son verilir, yerlerine Devlet Tiyatrosu'ndan Erhan Gökgücü, Alp Öyken, Macit Flordun ve Ankara'dan daha önce Oğuz Bora ile çalışmış bir oyuncu adayı Serap Kıran getirilir. Bu dönemdeki diğer oyuncular ise şunlardır: Oğuz Bora, Türkan Bora, Nurdan Gedikoğlu, GündüzAykut, İnci Aykut, Osman Daloğlu, Nihat Ziyalan, Özkan Gürol, Şükrü Üstün, Şükran Türkay, Ali Cemal Özkun, Zeki Göker, Oral Altay. İlk oyun Shakespeare yılı nedeniyle sahnelenen "Othello" Oğuz Bora yönetiminde iki hafta gecikmeyle perdelerini açar. Neden, İago rolünü oynayacak olan Özkan Gürol'un hasta olduğunu ileri sürerek provaların sonlarına doğru oyunu bırakmasıdır. Bu durum şüpheli bulunur ve belediye tarafından soruşturma açılır, Özkan Gürol hakkında. Topluluktan ayrılan Nejat Uygur Emirgan Çay Bahçesi'nde nazire yapar ve Othello'ya karşı, oyunun uyarlaması olan "Arabın İntikamı" adlı oyunu oynamaya başlar. Daha sonra Cahit Atay'ın "Hamdi Hamdi" ve Mc Dogal-Ted Allen ikilisinin yazdığı "İkiz Kardeşim Davit" ve A. Nuri Sekizinci'nin yazdığı "Hisse-i Şayia" adlı oyunları da yönetir Oğuz Bora. Ramazan nedeniyle Gürbüz Bora'nın yönettiği Musahipzade Celal'in "Kafes Arkasında" adlı oyun sahneye konur. Seyirci sayısı iyice düşmeye başlamıştır. Bu nedenle, eski ramazan günlerinin havasını yaratmak için tiyatro salonunun önünde, günlük yevmiyesi 25 TL'den ayı oynatılmaya başlanır, saz heyeti ve kanto vardır oyun öncesinde. Aynı sıralarda da Nejat Uygur, Erciyes Sineması'nda sunmaktadır gösterilerini. Oyununu, "Davulsuz, zurnasız, çengisiz ve afedersiniz ayısız Ramazan eğlenceleri" yaftasıyla tanıtır. Şubat 1965'de Belediye Başkanı Ali Sepici, "Kafes Arkasında" oyununu kaldırır. Bir vaizin Adana camilerinde oyun hakkında; hocalar ve din adamları için kötü ve çirkin sözler edildiğini bunun protesto edilmesi gerektiğini söylediği ileri sürülmektedir. Belediye başkanının bu nedenle oyunu kaldırdığı söylentisi üzerine İçişleri bakanlığı olaya el koyar. Gençlik ve Kültür Derneği bir bildiriyle olayı kınar. Ankara ve İstanbul'daki özel tiyatro toplulukları belediye başkanının tavrını gerici bularak ortak bir deklarasyon yayımlarlar. Son oyunlar için Konuk yönetmen olarak Ankara'dan Fikret Tartan getirilir. Tartan Recep Bilginer'in "İsyancılar" ve Ziya Paşa'nın, Moliére'in 'Tartuff ' adlı oyunundan "Riya'nın Encamı" adıyla yaptığı uyarlamasını sahneye koyar. Sezon kapanırken Adana Şehir Tiyatrosu oyuncu kadrosunda Oğuz Bora, Türkan Bora, Serap Kıran ve amatör gençlerin dışında kimse kalmaz. Sezonun sonuna doğru iç çekişmeler tiyatroyu iyice yıpratır. Oyuncuların kimileri kendi istekleriyle ayrılırlar kimileri uzaklaştırılır. Adana Belediyesi Şehir Tiyatrosu belediye sorunlarıyla yıpratılır ve 1965 yılında Belediye Başkanı Ali Sepici'nin kararıyla kapatılır. Bunun yerine Devlet Tiyatrosu'nun geleceği, oyunculardan bir kısmını kadrosuna alacağı ve böylece Adana'da tiyatro etkinliklerinin devam edeceği yazılıp, söylense de bu gerçekleşmez. Böylece yedi sezon süren Adana Şehir Tiyatrosu serüveni biter. Daha sonraki yıllarda çeşitli girişimler olur. Belediyelerden destek alan ya da bağımsız çalışan çeşitli tiyatro toplulukları etkinlikler gösterirler Adana'da. 1981 yılında kendi kadrosunu kurarak seyircileriyle buluşan Devlet Tiyatrosu ilk uzun süreli etkinliklerini sürdüren tiyatro kurumu olur. 2001 yılında ise Adana Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu kurulur.